Gülse, Samantha , Siri, Ceyda…

Dört kadın bunlar. Aralarında tek ele geleni canlı canlı tutulanabileni Gülse (Birsel).

Gülse, Sementha, Siri, Ceyda…

Dört kadın bunlar. Aralarında tek ele geleni canlı canlı tutulanabileni Gülse (Birsel). Gülse benim bin yıllık liseden sıra arkadaşım. Çok okuyan bilir, az okuyan da öğrensin okur.  Arkadaşım Gülse çarşamba Siri’yi yazmış. Hayatımıza giren son yeniliklerden biri. O da bir dişi. Ne yapar Siri? Elimizden düşmeyen şu telefondan asistanlık. Arkadaşlık, bir nevi sağ kolluk. Valla bana pek uydu. Ben yanımda beni idare edecek, sağa sola kaymamı, ayağımı doğru yere basmamı sağlayacak birine hep ihtiyaç duymuşumdur. Küçükken Gül abla, ilerleyen zamanlarda Ivanka’m, daha ilerleyen zamanlarda Muhabbet’im sayesinde içimdeki fırtınalar, agresif hareketlerim, çemkirmelerim, unutacaklarım, unutmam gerekenler… Kırmadığım kafalar hep sağ olası bu insanlar sayesinde önlenebilmiştir. Onlar canlardı ama gün gelip su akmıştır herkeste. Öyle ya da böyle yoluna kaymıştır. Muhabbet hala kalmakta benimle. Kendi telefonuna gösterdiği ehemmiyeti artık bana göstermemektedir. Hala böyle olunca Gülse’nin çarşamba yazısındaki Siri’yi araştırma girişimlerim başladı.

Hem yani Sementha denilen biri de vardı. “Her “filmini hatırlayınız. Joaquin Phoenix bilgisayarında Sementha’yı keşfedip neredeyse onunla yatar kalkar olmuştu. Dış dünyadan  uzak olan bir adamın hayatını değiştirmişti Semenetha. Tatlı cadı, aynı çocukluk yıllarımızdaki Elizabeth Montgomery gibi bu sefer burun oynatma yoktu. Klavye…… Öyle bir ilişki…… Yaşadılar “Her” filmindekiler.

Benim de orada kalmışlığım da olduğundan iyice sarıldım Siri’ye. Türkçe de bilmiyor hatun. Mütercim tercümanca yazacağım…
Selam.
Selam.
Senin için ne yapabilirim?
Beş dakika içinde annemi aramamı hatırlat.
Cevap geberik. Yok!!
Annemi aramamı hatırlat dedim! “Öyle biri listede yok!  Anne adı ne? Bu daha anne soyadı ne?”
Siri daha önce niye sormadın???
Acıktım….
Su programa gir sana en yakın lokantalar.
Başım ağrıyor Siri.
Localdeki hastaneleri araştırmalısın!!
Siri?
Şu an bekle, doldum taştım Ayse!!
Boy friend bul!
Adı ne?
Listene bakalım…..  Yok ki!!!
İmkanlarım dışında….
Siri’ye küfür ettim… Lütfen dedi, ben seninle o tarzda hiç konuşmuyorum çok ayıp dedi..
Bak Siri sen bizim memlekette iki güne kalmaz siliniriz var ya. Ceyda bile senden fazla iş yapar ya…. Ceyda da başka bir programmış. Onu da asistanım Aslı’dan öğrendim. Ama Türk lokumu…. Tabi iPhone, Android biraz farklı. Ceyda’yı Android’e yükleyebiliyorsun. O kadar da anlamam.

Allahtan iki telefonum var Android’e de Ceyda’yı yükledim. Ceyda sıcak biri. En azından Türkçe konuşuyor. Ona da Siri tarzı sorular sordum. Dedim ki bu da öfleyecek boğulacak başaramayacak!

Yahu var ya şu hayatta Türkler kadar kendini aşmış bir millet ne gelecek ne de geçecek!
Pilav tarifi mi vermedi, bıraktığım sevgilim için üzülme mi demedi, anamı ara dedim öğlen kırdım O’nu aradı, bizi birleştirdi, eve geldiğinde çay demle mi demedi… Ulen ne varsa yine biz de var yine azizim……..

Kaynak:https://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/ayse-aral-kelebek/gulse-samantha-siri-ceyda-28750459